Açılan Kalp Şeklinde Sosyal Paylaşım Butonları

Şu ana kadar gördüklerinizden çok farklı bir sosyal paylaşım butonu eklentisine hazırmısınız? Görsel açıdan oldukça orijinal olan bu eklentinin özellikleri şöyle:

 

 

Blounuzda belirlediğiniz pozisyonda sabit, asılı kalan bir kalp ikonu var.Kalbin üzerine geldiğinizde güzel bir slide efektyle ikiye ayrılıyor ve içinden sosyal paylaşım butonları.O an blogunuzda hangi sayfa açıksa, bu butonlar ile içinde bulunduğuuz sayfayı sosyal medya paylaabiliyorsunuz.Aşağıdaki video size bu eklentiyi daha iyi açıklayacaktır.

 

 

Bu eklentiy blogunuza eklemek için öncelikle aşağıdaki kodu şablonunuzun </head> kodundan önce ekleyin.

 

<script src='http://w.sharethis.com/gallery/shareegg/shareegg.js' type='text/javascript'/>
<script src='http://w.sharethis.com/button/buttons.js' type='text/javascript'/>
<script type='text/javascript'>stLight.options({publisher: &quot;ur-98d377f-bdd3-9ad1-fbe5-2a678f0a60ee&quot;, onhover:false}); </script>
<link href='http://w.sharethis.com/gallery/shareegg/shareegg.css' media='screen' rel='stylesheet' type='text/css'/>

 

İkinci olarak ise aşağıdaki kodları şablonunuzun </body> kodundan önce ekleyin.

 

<div style='position: fixed; bottom: 2%; left: 2%;'>
<div class='shareEgg' id='shareThisShareHeart'/>
</div>
<script type='text/javascript'>stlib.shareEgg.createEgg(&#39;shareThisShareHeart&#39;, [&#39;facebook&#39;,&#39;twitter&#39;,&#39;pinterest&#39;,&#39;linkedin&#39;,&#39;stumbleupon&#39;,&#39;email&#39;,&#39;sharethis&#39;], {title:&#39; <data:blog.pageTitle/>&#39;,url:&#39;<data:blog.url/>&#39;,theme:&#39;shareheart&#39;});</script>

 

Kodlarda hiç bir değişiklik yapmannıza gerek yok.

Makale Başlığı Analizi Yaparak Blogunuzun Hitini Arttırın

 

Serdar Kara’nın tweetinden sonra bu makaleyi yazmaya karar verdim. Misafir yazarlığı desteklediği ve Türkiye’de yaygınlaştırmaya çalıştığı ( Misafir Yazarlık Rehberi ) için ve makalemi kabul ettiği için teşekkür ederim.

 

Blog sahiplerinin ilk hedefi bloglarına gelen ziyaretçi kitlesini gün geçtikçe arttırmak. Hatta Serdar bu konu hakkında bir makale hazırlamıştı, basit ve oldukça etkili 6 tüyo paylaşmıştı. Bende bu konuya destek olmak için bu makaleyi hazırlamaya karar verdim. Bu makalenin sonunda öğreneceğiniz yöntem ile yeni bir makale yazmadan , daha önce dikkatini çekemediğiniz kişilerin dikkatini çekip hiç bir uğraş vermeden blogunuza yeni ziyaretçiler buna bağlı olarak yeni takipçiler kazanacaksınız.

 

Gerekenler

Google Hesabı

Tablolama Programı ( Excel yada benim önerim Google Dökümanlar )

Twuffer Hesabı

 

Önce bu yöntemi hangi makalenize uygulayacağınıza karar vermelisiniz. Bu makale daha önceden birazda olsa rehabet görmüş bir makale olmalı yani yeni gelecek olan insanlar bu makaleyi sevmeli çünkü bu onların blogunuzla ilk izlenimi olabilir ve ilk izlenim çok önemlidir.

 

Ziyaretçilerinizi takipçiye çevirmek istiyorsanız makaleniz de revizyonlara gidebilirsiniz. Mesela makalenin sonuna takipçiniz olması için kişileri harekete geçirici cümleler ekleyebilirsiniz. Makalenizin sonuna abone olma kutusu ekleyebilirsiniz, Sosyal Medya’da paylaş butonlarını ekleyebilirsiniz.

 

Goo.gl sitesine giriş yapıyoruz. Bu site Google’ın tamamen ücretsiz url kısaltma ve takip servisidir. Daha önce Bit.ly yi kullanırım diye düşünmüştüm fakat Bit.ly veri tabanında ki şişmeye karşı aynı linkin bir çok versiyonunu oluşturmuyordu, mesela A linkinin kısalmış hali B linki olsun. Nereden bağlanırsanız bağlanın A linkini kısaltmaya çalıştığınız da size B linkini veriyor. Sisteme üye olursanız C linkini alabilirsiniz fakat bu seferde sadece C linkini veriyor, her link için farklı üyelik açmak büyük külfet bu yüzden bende başka bir yöntem denedim, işe de yaradı ama sadece WordPress kullanıcıları bu yöntemi kullanabilirdi. BlogHocam’ın takipçi kitlesi sadece WordPress değil bir çok platformu kullanan bloggerlardan oluştuğu için bu yöntemi de atladım ve Goo.gl ile yola devam etmeyi tercih ettim.

Bu yöntemde kullanacağınız makaleniz çok uzun olmamalıdır 300-500 kelime arasında olması iyidir neden diye soracak olursanız: Ziyaretçilerin bir bölümü blogunuza ilk defa girecek olabilir bu yüzden onları sıkmamalısınız , elbette istediğiniz uzunlukta makale yazabilirsiniz mesela benim en uzun makalem 1300 kelimelik “ En Detaylı Anahtar Kelime Analizi Rehberi “ fakat en çok ilgi alan ve en çok yorum alan makalemde bu. Benim tabirimle “Çerez Makale” seçmelisiniz. Çerez Makale , insanları sıkmayacak uzunlukta, gündemi baz alan ve takipçi kitlesine yararı olan makaledir. Makalenize karar verdiğinize göre 2. aşamaya geçebiliriz.

 

Şimdi makaleyi baştan sona 2-3 kere okuyun ve makalenizin alabileceği diğer başlıklara karar verin. Şimdi ki hedefimiz arama motorları değil sosyal medya ve biliyorsunuz ki sosyal medya’da “ İLGİ “ kazanır. Makalenize yeni başlık belirlerken şu soruları sorabilirsiniz:

 

Makaleniz hangi sorulara yanıt veriyor ?
Makale başlığını soru şeklinde belirleyebilirsiniz: - Ayda 1000$ Gelirli Niche Site Kurmak İster misiniz ?  

 

Makalenizi maddeler halinde yazmak isteseydiniz kaç maddeden oluşurdu ? 
İnsanlar listeleri okumaya bayılırlar :) - 10 Adımda Niche Site Kurma Rehberi  

 

Makaleniz günümüze uygun mu ? 
İnsanlar güncel bilgilere daha çok ilgi gösterir - 2012 Niche Site Kurma Rehberi  

 

Makalenizde gizli yöntemler var mı ? 
Herkes başkaları tarafından bilinmeyen gizli bilgilerin cazibesinin farkındadır. - Niche Sitelerden Para Kazanmanın Gizli Yolları  

 

Makaleniz de görsel veya video kullandınız mı ? 
1 görsel 1000 söze bedeldir. İnsanlar okumak yerine izlemeyi veya dinlemeyi tercih eder   - Niche Site Rehberi [ Videolu Anlatım ]  

 

Makalenizin EN ‘i yada İLK i var mı ?
En yada İlk olan şeyler insanların daha çok ilgisini çeker ve sosyal medyada daha çabuk yayılır - Türkiye’nin İlk Niche Site Rehberi - En Çok Tercih Edilen Niche Site Rehberi  

 

Hepsini bir arada kullanmakta işe yarıya bilir
- 10 Gizli Adımda En Kazançlı Niche Siteyi Oluşturmak [ Videolu Anlatım / 2012 ]

Tabi ki başlık seçiminin en önemli noktası, makalenizin başlığın altında yatan anlamı tamamen karşılaması eğer makale içerik olarak başlığı karşılayamıyorsa ziyaretçinin size olan güveni kırılacaktır.

 

Tercih ettiğiniz tablolama programına hazırladığınız makale başlıklarını alt alta gelecek şekilde kaydedin.

 

 

Goo.gl sitesine giriş yapıyoruz. Bu site Google’ın tamamen ücretsiz url kısaltma ve takip servisidir. Daha önce Bit.ly yi kullanırım diye düşünmüştüm fakat Bit.ly veri tabanında ki şişmeye karşı aynı linkin bir çok versiyonunu oluşturmuyordu, mesela A linkinin kısalmış hali B linki olsun. Nereden bağlanırsanız bağlanın A linkini kısaltmaya çalıştığınız da size B linkini veriyor. Sisteme üye olursanız C linkini alabilirsiniz fakat bu seferde sadece C linkini veriyor, her link için farklı üyelik açmak büyük külfet bu yüzden bende başka bir yöntem denedim, işe de yaradı ama sadece WordPress kullanıcıları bu yöntemi kullanabilirdi. BlogHocam’ın takipçi kitlesi sadece WordPress değil bir çok platformu kullanan bloggerlardan oluştuğu için bu yöntemi de atladım ve Goo.gl ile yola devam etmeyi tercih ettim.

 

Bit.ly’den Vazgeçmek İsteyemenlere WordPress Yöntemi

 

WordPress’te konu linklerinin sonuna “/” getirdikten sonra sayısal değer girerseniz wordpress bu sayısal değerleri algılamadan sizi konuya gönderiyor. Alfabetik değer girerseniz işler değişir.

 

Örneğin : .com/niche-site-rehberi/1 , .com/niche-site-rehberi/2 , .com/niche-site-rehberi/5123 aynı yere giderken .com/niche-site-rehberi/a , a ile başlayan son yazıya gitmekte. Bu yöntemi kullanarak bit.ly ile işlerinizi yürütebilirsiniz.

 

Goo.Gl ile seçtiğiniz makalenin linklerini oluşturun ve tablolama programında her makalenin karşısına 1 tane gelecek şekilde sıralayın.

 

 

Şimdi işi otomatikleştirmeye geldi. Twuffer.com’a giriyoruz ve Twitter hesabımızla giriş yapıyoruz. Twuffer uygulaması bizim istediğimiz günde ve saate otomatik olarak tweet gönderen yazılımdır. Şimdi makale başlıklarını ve başlıklara atanmış linkleri bir bir Twuffer’a yerleştireceğiz. Şunu unutmayın 2-3 günde bir makale analizi için tweet atın eğer takipçileriniz sürekli aynı konuyu paylaştığınızı görürse bundan rahatsız olabilir bu yüzden 2-3 günde bir kere ve farklı saatlerde tweet atın her günün ve saatin kitlesi farklı olur.

 

Twuffer uygulaması ile gönderilecek tweetlerinizi ayarladığınıza göre artık yapmamız gereken tek şey beklemek ve istatistikleri değerlendirmek. 1-2 aylık bir plan yaptığınızı varsayarsak yaklaşık 2 ay sonunda makaleniz için en doğru başlığı tespit etmiş olacaksınız ve makalenizin başlığını değiştirebileceksiniz peki bu size ne fayda sağlayacak. Unutmayın ki sosyal medya’da ipler sizin eliniz de değil siz uyurken ,yemek yerken veya gezerken insanlar sizin makalelerinizi paylaşabilir. İnsanlar sizin makalelerinizi paylaşırken en ilgi çekici olan başlıkla paylaşacaklar böylece makalenizin viral etkisi maksimuma ulaşmış olacak.

 

Anlamadığınız her hangi bir yer, sistemle ilgili bir sorun yada öneriniz varsa lütfen makalenin altına yorum bırakarak bana ulaşın.Sosyal medyada da beni yanlız bırakmazsanız sevinirim :)

 

Yazar Hakkında: Bu yazı, internetten para kazanmak, blog yazarlığı ve dijital pazarlamayla ilgilenen ve içerik üreten Batuhan ŞASI tarafından yazılmıştır. Yazarın diğer yazılarını kendi blogu olan Affiliate Hocası’ndan okuyabilirsiniz.

Chrome Web Mağazası Türkiye’de açıldı!

Chrome Web Mağazası, Google Chrome web tarayıcısı için tasarlanmış çok çeşitli uzantılar, temalar ve web uygulamaları bulabileceğiniz çevrimiçi bir pazar yeridir.


Peki web uygulaması nedir?

Web tabanlı uygulamalar, tamamen tarayıcı içinden kullanılmak üzere tasarlanmış programlardır. Uygulamaları kullanarak, karmaşık yazılımlar yüklemek zorunda kalmadan belge oluşturma, fotoğraf düzenleme ve müzik dinleme gibi şeyler yapabilirsiniz. Mobil ve diğer uygulama türlerinden en büyük farkı telefon hafızası veya hafıza kartında yer işgal etmeden ve uygulamaların bilgisayarınızın ve tarayıcınızın etkilenmeden her zaman kullanılabilir durumda olmasıdır.

Chrome Web Mağazası'nda neler bulacaksınız? 


Uygulamalar, bilgisayarınıza yüklediğiniz diğer türden programlara benzeyen gelişmiş web siteleridir. Başlıca fark, uygulamaların tamamen tarayıcı içinden erişilip kullanılabilmesidir. Gmail veya Pandora gibi siteleri kullanıyorsanız uygulamaları da zaten kullanıyor olabilirsiniz.


Uzantılar, Google Chrome'a ekleyebileceğiniz fazladan özellikler ve işlevlerdir. Uygulamaların aksine, hangi web sitesinde olursanız olun her zaman kullanılabilirler.


Temalar, daha şık ve zarif hale getirmek için Google Chrome tarayıcısının dış görünümünü değiştirir. Büyüleyici yüzlerce dış görünümden istediğinizi seçebilirsiniz.

Chrome Web Mağazası'na nasıl gidilir? Mağazaya iki yoldan gidebilirsiniz:

1. www.google.com.tr/chrome/webmagazasi adresini ziyaret edebilirsiniz. 
2. Google Chrome'da yeni bir sekme açın ve “Uygulamalar” bölümündesimgesini tıklayın. 

Türkçe olarak hazırlanan eğlenceli uygulamalar, farklı temalar ve Google Chrome’a özel uzantılara sahip Chrome Web Magazasi’nda ilk etapta Dipnot, GolBe, Grupanya, Ntvmsnbc, NTV Spor, Trendyol, Virgin Radio Türkiye, Zargan gibi yerel uygulamalar yer alıyor. Türkçe uygulamalara ek olarak Chrome Web Mağazası’nda, Chrome ile internet deneyiminizi kişiselleştirmek için binlerce uygulama, uzantılar ve temaları bulabilirsiniz. Uygulama geliştiricilerinin hazırlayacağı HTML5 tabanlı uygulamalarla birlikte web deneyiminin yeni bir boyut kazanacağını ve yeni içeriklerin ortaya çıkacağına inanıyoruz. 

Tarayıcaya kurulan uzantılar ve uygulamalar sayesinde internette dolaşmayı kolaylaştıran ve keyifli hale getiren Chrome Web Mağazası'nda Türkiye'de hazırlanmış uygulamalarını keşfe çıkmak için geç kalmayın!

Aslıhan Ulutaş 

Ürün Pazarlama Müdürü

Mandela’nın Arşivlerini Çevrimiçi Keşfedin

Geçen sene Nelson Mandela Hatıra Merkezi’ne (Nelson Mandela Centre of Memory) Nelson Mandela hakkındaki binlerce arşiv belgesi, fotoğraf ve videonun dijital ortama aktarılması için bağışta bulunduk. Güney Afrika Johannesburg’da kurulu Nelson Mandela Hatıra Merkezi (NMCM) dünyanın gelmiş geçmiş en önemli devlet adamlarından birinin hayatını belgelendirmeye ve hikayesini sosyal adaleti yayma amacıyla dünyaya duyurmaya kendini adamıştır.

Bugün ise Mandela arşivi gerçek oldu. Tarihçiler, eğitimciler, araştırmacılar, aktivistler ile birlikte siz de bu sıradışı Afrikalı liderin hayatı ve mirası hakkında zengin bir bilgi kaynağına ulaşabilirsiniz. Yeni çevrimiçi multimedya arşivi Mandela’nın ailesi, yoldaşları ve arkadaşları ile yazışmalarını, 27 senelik hapis hayatı boyunca tuttuğu günlükleri ve Güney Amerika’da ırk ayrımı rejiminin sonlandırılması için yaptığı görüşmeler sırasında tuttuğu notları içeriyor. Arşiv aynı zamanda Mandela’nın bilinen en eski fotoğrafını ve otobiyografisi Long Walk to Freedom (Özgürlüğe Yürüyüş) için tuttuğu ve daha önce hiç görülmemiş el yazısı taslaklarını da içeriyor.

Bize ilham verdiği kadar size de vereceğini umduğumuz bu interaktif tecrübeyi yaratmak için NMCM ile yakın temas halinde çalıştık. Arşivleri inceleyerek derinlemesine bir şekilde Mandela’nın hayatının ve çalışmalarının değişik aşamalarına dair bilgi edinebilirsiniz: Gençlik Yılları, Tutukluluk Yılları, Başkanlık Yılları, Emeklilik, Mandela için Kitaplar, Genç İnsanlar ve Efsane ile Anlarım.
Örneğin Nelson Mandela’nın hapishanede yattığı döneme dair kişisel anıları ile ilgilenebilir ve Hapishane Yılları’na tıklayabilirsiniz. Böylece birbirinden geniş söylemlerle ilişkilendirilmiş bir materyaller bütünü ile karşılaşabilirsiniz. İçerikte aynı zamanda şunlar bulunmaktadır: 13 Aralık 1989’da Başkan F.W. De Klerk ile hapishanede iki buçuk saatlik ilk tanışmasını gösteren masa üstü takvimindeki el yazımı notlar, Yüce Mahkeme tarafından çıkarılan ve kendisini hapse gönderen “Warrants of Commital” , 1971’de Robben Island’daki Nelson Mandela’nın hücresine dair ilk fotoğraf, 1963’te anneleri tutuklandıktan sonra kızları Zeni ve Zindzi’ye yazdığı kişisel mektup.

Arşivde tutulan bütün mektupları görmek isterseniz, mektuplar bölümünde “daha fazla gör”e tıklayabilir ve tüm kişisel mektupları keşfedebilirsiniz. Veya zaman filtresini kullanarak 1988 ve 1998 yılları arasında yazdığı tüm günlükleri keşfedebilir, Kuzey Uganda’daki duruma dair düşüncelerini paylaşmak amacı ile Başkan Yoweri Kaguta Museveni ile tanışmasını günlüğünün
son sayfasında yazdığını görebilirsiniz.

Araştırmacı iseniz, Madiba’nın anılarından yola çıkarak uzun bir dönem arkadaşı olan politikacı ve anti-ırk ayrımcısı aktivist Ahmed Kathrada’ya dair fotoğraflara, videolara, el yazmalarına ve mektuplara ulaşabilirsiniz.

Son olarak, “My Moments with a Legend”a (Efsane ile Anlarım) tıklayarak, Madiba’nın kişisel materyallerinin ötesine geçebilir; fotoğraflar, videolar, hikayeler ve Archbishop Desmond Tutu, F.W. De Klerk, ve sosyal yardım işçisi Nomfundo Walaza gibi kişilerin anıları aracılığıyla farklı bir bakış açısı elde edebilirsiniz.

Nelson Mandela Digital Archive projesi Nelson Mandela Hatıra Merkezi ve Google Kültür Enstitüsü tarafından başlatılan bir inisiyatiftir. Bu insiyatif kültürel çeşitliliği ve tarihsel mirasımızı korumayı ve geliştirmeyi hedeflemektedir.

archive.nelsonmandela.org’dan Nelson Mandela arşivini keşfetmeye şimdi başlayabilirsiniz. Umarız ki Güney Afrika’nın demokrasiye geçişinin siması olan bu etkileyici lider sizin için de ilham kaynağı olacaktır.

Mark Yoshitake, Ürün Yöneticisi, Google Kültür Enstitüsü

En İyi 5 Online Resim Editörü

Bir blogcunun sahip olması gereken becerilerden birinin resim düzenlemek olduğunu şu yazımda belirtmiştim.Gerek blogunuzun tasarımında, gerek blog yazılarınızda, gerekse sosyal medyada Photoshop veya Gimp gibi resim düzenleme proggramlarını kullanmak çok işe yarayabiliyor.Eğer Photoshop veya Gimp gibi programları kullanmak zor geliyorsa çevrimiçi resim düzenleyici şu araçlar size ilaç gibi gelecektir.

 

1. Splashup

 

 

Kolay kullanımı, profesyonel özellikleri ve agerçek zamanlı çalışma özelliği ile oldukça güçlü bir resim düzemleme aracı.Tüm tarayıcılarda çalışması, sosyal medya  platformlarıyla ilişkilendirilebilmesi ve kendi dosya uzantısı sayesinde yarım kalan işlerinizi kaydedip daha sonra tdevam edebilme imkanı vermesi Splashup’ın öne çıkan özellikleri. [ http://splashup.com/ ]

 

2. Picnik

 

 

Mac, Windows ve Linux’te çalışan, tek tıklamayla redüzenleme yapabileceğiniz, gerçek zamalı olarak crop, resize, rotate gibi işlemler yapabildiğiniz, hızlı ve basit bir resim düzenleme aracı.Resimlreinize onlarca özel efekt ve hazır, eğlenceli şekiller eklenebilmesi bu aracın en güzel özellikleri. [ http://www.picnik.com/ ]

 

3. FotoFlexer

 

 

Profesyonel fotoğraf düzenleyicilerdeki çoğu işlemin oldukça basit bir arayüzle kullanıma sunulduğu harika bir araç.Fotoğraflarınıza tek tıkla efekt verebilir, çeşitli şekiller ve doodle’lar ekleyebilir, zengin font seçeneği ile profesyonel görünümlü yazılar ekleyebilirsiniz. [ http://fotoflexer.com/ ]

 

4. Pixlr

 

 

Hem arayüzü hem de özellikleriyle Photoshop programının online versiyonu diyebiliriz.Onlarca filtre ve katman özelliğinin yanı sıra Photoshop’a ait .psd uzantılı dosyaları açabilmesi sayesinde kısa sürede çok geniş bir kullanıcı kitlesi oluşturdu. [ http://pixlr.com/ ]

 

5. BeFunky

 

 

Resmlerinize tek tıkla tam 147 farklı efekt verbileceğiniz bir araç.Resim ve renk efektlerinin yanı sıra resimlerinize kolayca konuşma balonları, çerçeveler, çeşitli şekil ve clipartlar ekleyebilirsiniz. [ http://www.befunky.com/ ]

Özel Yönlendirmeler İle Kendi URL’lerinizi Oluşturun

Geçtiğimiz günlerde Blogger’a eklenen yeni SEO ayarlarını sizlerle paylaşmıştım.Henüz çok yeni olduğu için biraz kurcalayıp ayarlardaki değişiklikleri yaratacağı sonuçları görmeden sizlere detaylı bilgi vermemiştim.Uğraştıkta bu ayarların marifetlerini öğrenmeye başlıyorum ve sizlerle paylaşacağım ilk ipucu özel yönlendirmeler ile ilgili olacak.

 

İlk kontrol ettiğimde özel yönlendirmeleri eski bir yazıyı, aynı konuda ki daha güncel olan başka bir yazıya yönlendirmek için kullanabildiğimizi düşünmüştüm ancak farklı bir şekilde daha kullanabileceğimizi gördüm.Nasıl mı?

 

Özel yönlendirme ayarı sayesinde blogunuz.blogspot.com/sayfa şeklinde özel bir adres oluşturabiliyorsunuz.Bu adrese tıklandığında ise belirlediğiniz her hangi bir sayfaya yönlendirme yuapabiliyorsunuz.Hemen bir örnekle açıklayayım.

 

Test blogum için bir iletişim sayfası oluşturdum ve adresi şu şekilde:

http://bloghocamtest.blogspot.com/p/iletisim-formu.html

 

Ancak ben bu adresi çok uzun ve karışık bulduğum için http://bloghocamtest.blogspot.com/serdar yazdığımda iletişim sayfasının açılmasını istiyorum.

 

Bunun için güncellenmiş Blogger arayüünde Ayarlar > Arama tercihleri > Özel Yönlendirmeler‘i açıyorum ve yeni yinlendirme oluşturuyorum.

 

 

Kaynak: /serdar

Hedef: /p/iletisim-formu.html

 

Bu şekilde ayarladıktan sonra kaydediyorum.Artık tarayıcının adres satırına http://bloghocamtest.blogspot.com/serdar yazdığımda otomatik olarak iletişim sayfası açılacak.

 

Blogger’da etiketlere ait URL’ler bildiğiniz gibi çok uzun.Özellikle o konuda çok işimize yarayacağını düşünüyorum.

Akıllı Popup: Facebook Beğen Kutusu Ve E-Posta Abonelik Formu

Daha önce paylaştığım Facebook popup’ın her sayfa yenilendiğinde açılmasının ne kadar sıkcı bir durum olduğundan ve buna bir çözüm aradığımdan bahstmiştim.Sonunda güzel ve akıllı bir popup buldum.Hemen bu akıllı popup’ın  marifetlerinden bahsedeyim.

 

 

Öncelikle başlıkta neden akıllı dediğimi söyleyeyim.Bu popup; ziyaretçileri çerezler yardımıyla tanıyor ve aynı ziyaretçiye bir kez gözüktükten sonra X gün süreyle gözükmüyor ( kaç gün olacağını siz belirleyebiliyorsunuz ). Popup pencerede resimde gördüğünüz gibi Facebook sayfanıza ait beğen kutusu ve altında Feedburner ile e-posta abonelik formu var.Bu popup hem Facebook sayfanızı beğenenlerin sayısını, hem de e-posta takipçilerinizin sayısını arttıracaktır.Popup’ın demosunu görmeniz için oluşturduğum videoyu izleyebilirsiniz. ( Videoda Facebook beğen kutusunun biraz geç yüklendiğini göreceksiniz.Sebebi; videoyu oluşturmak için popup’ı test ettiğimde bağlantımın yavaş olması.)

 

 

 

Blogunuza Ekleyin

 

Popup’ı blogunuza eklemek için gerekli kodlar uzun olduğu için buraya yazamadım.Onun yerine şuraya yükledim.Kodları kopyalayıp HTML/JavaScript gadet olarak blogunuza ekledikten sonra şu kısımları değiştirin:

 

• var fifteenDays = 1000*60*60*24*30;  burada 30’un anlamı popup aynı ziyaretçiye kaç gün sonra gözükecek?
• <iframe src="//www.facebook.com/plugins/likebox.php?href=http%3A%2F%2Fwww.facebook.com%2Fbloghocam&amp;width=300… şklinde uzayıp giden bölümdeki bloghocam yerine kendi Facebook sayfanızın kullanıcı adını yazın.
• onsubmit="window.open('http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify?uri=bloghocam', 'popupwindow', 'scrollbars=yes,width=550,height=520') buradaki bloghocam yerine kendi feedburner id’nizi yazın.
• <input value="bloghocam" name="uri" type="hidden" /> buradaki bloghocam yerine de kendi feedburner id’nzi yazın.

Bu popupı blogunuzda 1 kez denedikten sonra tekrar bloga girdiğinizde sizi tanıyacağı için gözükmeyecektir.İkinci kez test etmek istiyorsanız bilgisayarınızdaki çerezleri silin.

Yeni Arama Tercihleri İle Blogger’da SEO Daha Kolay

Google’dan Blogger kullanıcılarına iyi haberler gelmeye devam ediyor.Son olarak “Arama tercihleri” ayarları kumanda paneline eklendi.Blogger’ın bu yeni özelliği sayesinde meta etiketleri, robots.txt dosyası, yönlendirmeler, 404 hata sayfaları ve görseller için alt etiketleri daha kolay yönetilebilecek.

 

Güncellennmiş Blogger arayüzünde Ayarlar > Arama tercihleri bölümünde bulabileceğiniz yeni özellikler şunlar:

 

Açıklama: Arama sonuçlarında blog başlığının altında gözükmesini istediğiniz açıklamayı buradan değiştirebilirsiniz.Maksimum 150 karakterlik kısa bir açıklama yazmalısınız.

 

 

404 Hata Sayfası: Blogunuzda silinen bir sayfaya gidildiğinde görüntülenen Blogger’ın sıradan hata sayfası buradan değiştirebilirsiniz.

 

 

Yönlendirme: Bu özellik sayesinde blogunuzdaki bir sayfayı başka bir sayfaya kolayca yönlendirebilirsiniz.

 

 

Robots.txt: Bu dosya arama motoru botlarının blogunuzda nasıl hareket edeceklerini gösteren çok önemli bir dosyadır.Önceden tüm Blogger bloglarının robots.txt dosyası aynıydı ve dışarıdan müdahele şansı yoktu.Artık bu konuda uzman kişiler robots.txt dosyasını düzenleyerek arama motoru botlarını istedikleri gibi yönlendirebilecekler.

 

 

Robot Başlık Etiketleri: Arama motoru botlarının ana sayfada, arşiv sayfasında, arama sonuçları sayfasında, kayıt sayfalarında ve statik saygfalarda nasıl davranacaklarını bu bölümden ayarlayabilirsiniz.

 

 

Her Kayıt için Ayrı Arama Açıklaması: Meta description dediğimiz arama açıklamasını her kayıt için ayrı ayrı ayarlayabilirsiniz.Yeni kayıt oluşturma sayfasında, sağ tarafta Arama Açıklaması bölümünden o kayda ait arama açıklamasını ayarlayabilirsiniz.

 

 

Her Kayıt için Ayrı Robot Etiketleri: Arama motoru botlarınaher kayıt için ayrı komutlar vermek için yine yeni kayıt sayfasındaki sağ tarafta bulunan Özel Robot Etiketleri seçeneğini kullanabilirsiniz.

 

 

Görseller İçin Title Ve Alt Etiketi: Yeni kayıt oluştururken yazınıza bilgisayarınızdan bir resim eklediğinizde resmin üzerine tıkladığınızda Properties seçeneğini göreceksiniz.Buradan resme title ve alt etiketleri ekleyerek görsel aramalardan ziyaretçi kazanabilirsiniz.

 

 

Önemli Hatırlatma

Robots.txt ve robot etiketleri ile ilgili ayarlar uzmalık gerektirir.Bilginizden emin değilseniz bu ayarları değiştirmeyin.Blogunuzun arama sonuçlarında hiç gözükmemesine sebep olabilirsiniz.

Son Zamanlarda Blogda Yaptığım Değişiklikler-2

Artık blog temasını tamamen değiştirmek yerine ara sıra yapacağım ufak değişikliklerle görünümü ve kullanımı geliştirmeye karar verdim.Bu doğrultuda bazı küçük değişiklikler yapmıştım.Gelen tepkilere ve performansa göre değişikliklerin devam edeceğini söylemiştim ve ikinci bir düzenleme daha yaptım.

 

1. Manşet

 

 

Sanırım en göze çarpan değişiklik manşette oldu.Bu temaya ilk yaptığımda çok hevesliydim bu manşeti kullanmak için ancak blogu çok yavaşlatıyordu.Gittikçe soğudum bu slide manşetten ve sonunda değiştirdim.Jquery ile yapılmış eski slayt manşetin yerine kendi yaptığım ve sadece CSS ile HTML kullandığım bu sabit manşeti koydum.JavaScript ve Jquery kullanmadığım için daha hızlı olan bu mannşete her ay eski yazılardan birini koyacağım.Önceliğim tabiki misafir yazılarda olacak.

 

2. Logo

 

 

 

Kullandığım eski logoyu sadece 15 dakikada gelişigüzel bir şekilde oluşturduğum için hiç beğenmiyordum.Blog Hocam’ın konsepti gereği öyle çok dikkat çekici, göz alıcı logolar yapamayacağımın farkındaydım ancak en azından temayla daha uygun bir logo yapabilirim diye düşünüyordum.Sonunda renkleri ve fontu temaya daha uygun bir logo hazırlayarak headera yerleştirdim.Umarım beğenmişsinizdir.

 

3. Sosyal Paylaşım Butonları

 

Daha önce kullandığım sosyal paylaşım butonlarında zaman zaman sorun yaşanıyordu.Bunun nedeni Facebook, Twitter ve Google’ın buton kodlarını güncellemeleri ancak benim bu güncellemeye ayak uyduramamış olmamdı.Sonunda bu butonların kodlarını yeniledim daha dikkat çekici olması için turuncu renkli bir çerçeve içerisine aldım.

 

Yorumlarınız benim için önemli

 

Tepkilerinize, teknolojideki gelişmelere, trendlere ve ruh halime göre değişikliklerin devam edeceğini söyleyebilirim.Umarım bu değişiklikleri beğenmisinizdir.Yorumlarınızla bana fikir verirseniz çok memnun olurum.

Şimdiye Kadar Yedik; Ama Artık Yemezler!

GDO’ların ne olduğu malum; genetiği değiştirilmiş organizmalar. Şu an itibarıyla 12 tür GDO ülkemize girmiş, 42‘si de yoldaymış. Hatta Greenpeace de yakın zamanda www.yemezler.org/?ref=199489’da Yemezler isimli bir kampanya başlatmış. Kısa zamanda bu kadar imza toplanmış olması ise umut verici.

Eğer isterseniz sizler de birkaç dakikanızı ayırarak imza atabilirsiniz. Sitedeki rozet toplama sistemi de hayli eğlenceli. Hatta çeşitli aksiyonlarla toplanan rozetler sayesinde tişört ve bardak kazanmak da mümkün.

Uzun lafın kısası, eğer GDO’ların tabağımıza kadar gelmesi fikri sizi de rahatsız ediyorsa hala vakit varken www.yemezler.org/?ref=199489’a girip bir imza atabilirsiniz.



#yemezler

Bir bumads advertorial içeriğidir.

Sildiğiniz Sayfaları Google Arama Sonuçlarından Kaldırın

Blogcuların yaptığı en büyük hatalardan biri; eskiden yazdığı bir yazıyı silmektir.Eski bir yazıyı silmek için pek çok neden olabilir.Örneğin o yazıda yazdıklarınızdan farklı düşünmeye başlamışsınızdır ya da eskiden tanıttınığınız bir site veya araç artık kullanılmamaktır.Örnekler çoğaltılablir anca sebep ne olursa olsun eskiden yayınladığınız yazıları kesinlikle silmemelisiniz.Neden mi?

 

Google, arama sonuçlarında doğru netice vermek için çaba sarfediyor.Örneğin “blog nedir”  başlıklı yazınızı sildiğinizi düşünelim.Google’da Blog nedir diye bir arama yapıldığında ve sonuçlarda sizin yazınız görüntülenip ona tıklandığında 404 dediğimiz hata safası ile karşılaşırlarsa bu durum Google tarafından hiç hoş karşılanmayacak ve blogunuza şüphe ile yaklaşılarak arma sonuçlarındaki sıranıza olumsuz etki edecektir.

 

Yazıyı Silmek Yerine Değiştirin

 

Eski yazınızda yazdığınız konu hakknda fikirleriniz değiştiyse bu yazıyı silmek yerine düzenleyerek güncel fkirlerinizi yazmak daha doğrudur.Tabi her zaman düzeltmek yetmeyebilir.Bazen yazıyı tamamen silmek zorunda kalabilirsiniz.Google bunu düşünerek bir çözüm sunmuş durumda.

 

Silinen Bir Yazıyı Google’dan Kaldırmak

 

Yuklarıda da yazdığım gibi eski bir yazınızı mecburen sildiyseniz veya daha önceden sildiğiniz başka yazılarınız varsa bunları Google’a bildirmek ve indeksleri silmek sizin elinizde.Hemen bir örnekle nasıl yapacağınızı anlatayım:

 

1.Adım: Öncelikle Google Web Yöneticisi Merkezi’ne giderek oturum açın.Web Yöneticisi Araçları menüsünden Site yapılandırma > Tarayıcı erişimi aracını açarak URL kaldırmaları sekmesine gelin.Burada Yeni bir kaldırma isteği oluştur butonuna basarak açılan kutuya kaldırmak istediğiniz sayfanın adresini yazın.

 

 

2.Adım: Açılan sayfada nasıl bir işlem yapmak itediğinize dair bilgi sorulacak.Burada Sayfayı arama sonuçlarından ve önbellekten kaldır dedikten sonra İstek gönder butonuna basın.

 

 

Yapacaklarınız bu kadar.URL kaldırma isteğiniz işleme alındı.Bundan sonra URL’nin kaldırılmasını bekleyeceksiniz.Ara sıra kontrol edip son durumu görebilirsiniz.

Yazılarınız Daha Çok Sitede Yer Alsın

Bir bloğun başarılı olabilmesi için özgün içeriğin gerektiği kadar o içeriğin Google'da sıralamaya girmesi ve sosyal medya da yer alması gerekir. İçeriğinizin bir tıkla bir çok sosyal imleme sitesine gönderen bir servisten bahsedeceğim "ping.fm" Ping.fm içerisinde çoklu servis entegrasyonu bulunan bir durum güncelleme servisidir. Yani birden fazla hesabınızı bu servise bağlayarak hepsine aynı anda durum güncellemesi gönderebilirsiniz.

 

 

Facebook'a ve twitter, identi.ca, plurk gibi mikro bloglara durum güncellemesi gönderebildiğiniz gibi blogunuzun rss linkini bağlayarak blogunuzda yazdığınız her yazının bu servislere gönderilmesini sağlayabilirsiniz. Bu sayede yazınız ve yazının linki bir çok yerde paylaşılacağından çok hızlı bir şekilde index alabilir ve aynı oranda sitenize backlink alabilirsiniz.

      

Nasıl Üye Olunur?

 

Buraya tıklayarak siteyi açın ve sağ alt köşede bulunan üye kayıt formunu doldurun. Daha sonra mail adresinize girerek aktivasyon linkine tıklayın.

 

Servisleri Nasıl Kullanacağım?

 

Üyeliğinizi tamamladıktan sonra karşınıza ping.fm in desteklediği servislerin listesi gelecek, üyeliğiniz olmayan servislerin üzerine tıklayarak o servislere üye olabilirsiniz, üyeliğiniz olan veya üyeliği tamamladığınız servisler için "add network" butonuna tıklayarak gerekli bilgileri girerek servisi bağlama işlemini bitirebilirsiniz. 

 

 

 

RSS i Nasıl Bağlayacağım?

 

Servislere üyeliklerinizi tamamladıktan sonra Üst taradta bulunan "dashboard" butonuna tıkladığınızda güncelleme gönderilmeye hazır servisleri göreceksiniz. Daha sonra sağ alt tarafta bulunan "Rss Feed" e tıklayın ve gelen sayfada ki "Feed URL" kısmına Rss linkinizi yapıştırıyorsunuz ve "add feed"e tıklıyorsunuz.

 

 

Kayıt yaptığınız servislerde de arkadaş çevrenizi çoğalttığınız takdirde blogunuza her yazı yazdığınızda yüzlerce ziyaretçi çekebilirsiniz.  

 

Yazar Hakkında:Bu yazı kayya.net sitesi yazarı Ali KAYA tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.

Blogcular Twitter’ı Nasıl Kullanmalı?

Artık blogcular; bloglarını tanıtmak, blog yazılarını duyurmak ve okuyuuylarıyla etkileşime geçmek için mutlaka Twitter kullanmak zorunda olduklarını biliyorlar.Peki bir blogcu olarak Twitter hesaplarını nasıl kullanmalarını gerektiklerini gerçekten biliyorlar mı?

 

 

Aşağıda blogcuların Twitter’ı nasıl kullanmaları gerektiklerine dair düşüncelerimi yazdım.Siz de konu hakkındaki fikirlerinizi yorum bölümünden yazarsanız sevinirim.

 

1. Birisi blogunuz hakkında olumlu bir tweet gönderdiğinde retweetleyin.

 

Blogunuz hakkında gönderilen bir tweeti retweetlemek ücretsiz reklam verya referans almaktan farklı değildir.Ayrıca tweetinin doğrulanması ve retweetlenmesi, tweet atan kişinin hoşuna gider ve tekrar benzer tweetler gönderme ihtimali çok yüksektir.Bu da takipçi sayınızın ve blog trafiğinizin artmasına neden olur.

 

2. Birisi size soru sorar veya blogunuz hakkında yorum yaparsa onu takip edin.

 

Hakkında konuşulacak milyonlarca blog varken sizin blogunuzdan bahseden biri varsa bu kişiye değer vermeli ve onu takip etmelisiniz.Blogunuzda hakkında yazılan şey olumsuz ise kişiyi takip edip fikrini değiştirmek için onunla diyalog kurabilirsiniz.

 

3. Sürekli blogunuz hakkında tweetler atmayın.

 

Takipçileriniz sürekli ve sadece blog yazılarınızın promosyonunu içeren tweetler görmek istemezler.Bu, takipçi sayınızın azalmasına yol açar.Zaman zaman beğendiğiniz başka bloglara ait yazıları, blogunuzun konusuyla ilgili gelişmeleri de takipçilerinizle paylaşmalısınız.

 

4. Tarzınızı Twitter’a yansıtın.

 

Popüler bir blog olmak istiyorsanız markalaşmayı göz ardı edemezsiniz.Markalaşmanın önemli unsurlarından biri de blogunuzu tasrımında kullandığınız renkler ile Twitter sayfanızda kullandığınız renklerin uyumlu olması ve avatar olarak blogunuzun logosunu kullanmanızdır.

 

5. Takip ettiğiniz kişi sayısı ile takipçi sayınız orantılı olsun.

 

Potansiylel takipçileriniz, sayfanızı ziyaret edip 300 takipçiniz olmasına karşın sizin sadece 10 kişiyi takip ettiğinizi görürlerse sizi takip etmek konusunda pek istekli olmayabilirler.Takipçilerinizin tweetlerine göz atın ve sizi rahatsız etmeyecek sıklıkta tweet atıyorlarsa onları takip edin.

 

6. Tweetlerinizde imla ve dilbilgisi hataları yapmamaya özen gösterin.

 

Ara sıra küçük hatalar yapılabilir ancak bunları çok sık yapıyorsanız bu hem sizin , hem blogunuzun amatör olarak algılanmasını yol açar ki kimse bunu istemez sanırım.Üstelik bu hatalar bazen yazdıklarınızın retweetlenmesini engeller.

 

7. Farklı gün ve saatlerde tweet gönderin.

 

Sürekli aynı günlerde ve günü aynı saatlerinde tweet atmak yazılarınızı takipçilerinizin küçük bir kesimine tanıtmanıza yol açar.Gerekirse çeşitli twitter araçlarını kullanarak tweetlerinizi farklı gün ve saatlerde gönderin.

 

8. Tweetlerinizi tekrarlamayın.

 

Aynı tweeti arka arkaya göndermek takipçi sayınızın azalmasına yol açar.Sizi takip etme niyetiyle Twitter sayfanızı açan biri aynı tweetin arka arkaya gönderildiğini gördüğünde sizi takip etmekten vazgeçebilir.

 

9. Sadece bağlantı adresi içeren tweetler göndermeyin.

 

Sadece kısaltılmış URL olarak gönderilen tweetlerdeki linklere tıklanma oranı, kısa bir açıklamayla birlikte gönderilen tweetlerdeki tıklanma oranından çok daha düşüktür.Sebebi ise gayet basit.İnsanlar tıkladıklarına ne ile karşılaşcaklarından emin olmadığı linklere tıklamaktan çekinirler.

 

Twitter’da Blog Hocam’ı takip etmeyi unutmayın: @BlogHocam

Blog Trafiğini Arttıracak 6 Etkili Taktik

Blog yazmaya yeni başlayanların ilk bir kaç ayda yaşadığı en büyük zorluklardan biri bloglarının trafiğinin düşük olmasıdır.Günlük birkaç bin ziyaretçi sayısına ulaşan bloglar, başarısı kanıtlanmış taktiklre kullanarak bazı stratejiler geliştirmiş, bu sayede sadık ve düzenli trafik sağlayan okuyucu kitleleri oluşturmuşlardır.Siz de yazılarınızı daha fazla okuyucuya ulaştırmak istiyorsanız, aşağıdaki taktikleri uygulamayı deneyin.

 

 

1. Tasarımınızın Okuyucuları Çektiğinden Emin Olun

 

Olağan üstü blog tasarımlarından bahsetmiyorum.Modern ve sade görünümlü basit bir tema bile okuyucuları içeriğinizi okntrol etme konusunda teşvik edecektir.Empati kurun.Siz bir blogu ziyaret ettiğinizde kalabalık, uyumsuz renklerin, kocaman grafiklerin bulunduğu, her yerinden reklam fışkıran bir siteyle karşılaştığınızda ne yapıyorsunuz.En geç 2 saniyede siteyi terk ediyorsunuz öyle değil mi?

 

2. Düzenli Olarak Kaliteli İçerik Yayınlayın

 

Blogların en önemli trafik kaynağı olan Google’dan ziyaretçi çekmek için artık yazıyı anahtar kelime çöplüğüne çevirmek işe yaramıyor.Bildiğiniz gibi Google artık güncel ve özgün içeriğe önem veriyor.Kaliteli içerik blogunuzu ziyaret eden kişileri etkileyecek ve tekrar geri gelmelerini sağlayacaktır.

 

3. SEO’yu Akıllıca Kullanın

 

Google’ın anahtar kelimeleri aşırı şekilde kullanan siteleri cezalandırdığı bir gerçek ama bu hiç anahtar kelime kullanmayacağınız demek değildir.Yazı başlıklarında ve yazının içeriğinde aşırı olmamak şartıyla anahtar kelime kullanabilirsiniz.Ayrıca diğer temel SEO yöntemlerini uygulamak ta organik trafiğinizi arttırmanıza yardımcı olur.

 

4. Dışarıya Link Verin

 

Yazdığınız yazıyla ilgili olduğunu ve okuyucuya değer katacağını düşündüğünüz diğer yazılara bağlantı vermekten çekinmeyin.Bu, yazınıza değer katar.Ayrıca link verdiğiniz siteler tarafından farkedilmenize ve destek görmenize yardımcı olur.

 

5. Okuyucularınızla Etkileşimi Arttırın

 

Gerek sosyal medya aracılığıyla, gerek blogunuzun yorumları aracalığıyla, gerekse iletişim formu ve e-posta aracalığıyla okuyucularınızın sizinle irtibat kurmasına izin verin ve onlara mutlaka geri dönüş yapın.

 

6. Zamanınızı Network Kurmak için Harcayın

 

Hangi konuda blog yazıyorsanız o konuda ki forumlarda aktif olarak yer alın, o konuda yayın yapan bloglara düzenli olarak yorum yapın, sosyal medyada o konuyla ilgili kişilerle tanışmaya çalışın.Bunların tümüne networking diyebiliriz kısaca.

Zaman Ayarlı Popup Facebook Beğen Kutusu

Okuyuculardan bloga girildiğinde otomatik olarak açılan bir Facebook beğen kutusu paylaşmam konusunda çok istek almıştım.Bu konuda çok araştırma yaptım fakat bulduğum popuplar çok amatörceydi.Sonunda paylaşmaya değer bir eklenti bulabildim ve bir kaç ufak değişiklik yapıp, türkçeleştirdikten sonra sizlerle paylaşıyorum.Bulduğum bu scriptin kaybağı olan http://www.kakiheboh.com/ ‘a ne kadar teşekkür etsem azdır.

 

 

Eklentinin çalışması şu şekilde: Eklentinin kodlarını ekledikten sonra birisi blogunuzu ziyaret ettiğinde, ana sayfa tamemen yüklendikten X saniye sonra ( kaç saniye olacağını belirleyebiliyorsunuz) bir popup belirerek Facebook beğen penceresi açılacak.Üzerinde tıklanınca Facebook sayfanıza yönlendiren bir Facebook logosu ile blogunuzu beğenmelerini sağlayacak bir Facebook beğen butonu var.Bu popup Facebook beğen kutusu X saniye ( kaç saniye olacağını belirleyebiliyorsunuz) sonra otomatik olarak kapanıyor.Bu ekletinin blogunuzun Facebook trafiğine çok katkısı olacaığını düşünüyorum.Nasıl çalıştığını görmek için hazırladığım videoyu izleyebilirsiniz.

 

 

Eklentiyi nasıl kullanacağınıza gelecek olursak, öncelikle aşağıdaki kodları şablonunuzdaki </body> kodunun hemen üstüne ekleyin.

 

<script type='text/javascript'>
//<![CDATA[
    KNFBFansPRO='BlogHocam'
//]]>
</script>
<style>#fblikepop{background-color:#fff;display:none;position:fixed;top:200px;_position:absolute; /* hack for IE 6*/width:450px;border:10px solid #6F6F6F;z-index:200;-moz-border-radius: 9px;-webkit-border-radius: 9px;margin:0pt;padding:0pt;color:#333333;text-align:left;font-family:arial,sans-serif;font-size:13px;}
#fblikepop body{background:#fff none repeat scroll 0%;line-height:1;margin:0pt;height:100%;}
.fbflush{cursor: pointer;font-size:11px !important;color:#FFF !important;text-decoration:none !important;border:0 !important;}
#fblikebg{display:none;position:fixed;_position:absolute; /* hack for IE 6*/height:100%;width:100%;top:0;left:0;background:#000000;z-index:100;}
#fblikepop #closeable{float:right;margin:7px 15px 0 0;}
#fblikepop h1{background:#6D84B4 none repeat scroll 0 0;border-top:1px solid #3B5998;border-left:1px solid #3B5998;border-right:1px solid #3B5998;color:#FFFFFF !important;font-size:18px !important;font-weight:normal !important;padding:5px !important;margin:0 !important;font-family:&quot;Lucida Sans Unicode&quot;, &quot;Lucida Grande&quot;, sans-serif !important;}
#fblikepop #actionHolder{height:30px;overflow:hidden;}
#fblikepop #buttonArea{background:#F2F2F2;border-top:1px solid #CCCCCC;padding:10px;min-height:50px;}
#fblikepop #buttonArea a{color:#999999 !important;text-decoration:none !important;border:0 !important;font-size:10px !important;}
#fblikepop #buttonArea a:hover{color:#333 !important;text-decoration:none !important;border:0 !important;}
#fblikepop #popupMessage{font-size:12px !important;font-weight:normal !important;line-height:22px;padding:8px;background:#fff !important;}
#fblikepop #counter-display{float:right;font-size:11px !important;font-weight:normal !important;margin:5px 0 0 0;text-align:right;line-height:16px;}</style>
<script src='http://yourjavascript.com/14800516592/jquery.js' type='text/javascript'/>
<script src='http://connect.facebook.net/en_US/all.js#xfbml=1' type='text/javascript'/>
<script src='http://yourjavascript.com/23104586981/bh-facebook-popup.js' type='text/javascript'/>
<script language='javascript'>
//<![CDATA[
    $(document).ready(function(){                       
        $().KNFBFansPRO({
           timeout: 10,
            wait: 0,
            url: 'http://www.facebook.com/bloghocam',
            closeable: true        });
    });
//]]>
</script>
<div id='fbtpdiv'/>

 

Değiştirmeniz gereken yerleri kırmızı renkle gösterdim.Bunların ne anlama geldiğini kısaca açıklamak gerekirsem:

 

• KNFBFansPRO='BlogHocam' :Facebook.sayfanızın adresi facebook.com/facebooksayfam şeklindedir.Burada Blog Hocam yerine Facebook sayfanızın adresinin facebooksayfam kısmını yazın.
• timeout: 10 : Bu değer popup’ın kaç saniye sonra otomatik olarak kapanacığını belirtir.
• wait: 0 : Bu değer blogunuzun ana sayfası yükendikten kaç saniye sonra popup’ın açılacağını belirtir.
• url: 'http://www.facebook.com/bloghocam' : Buraya Facebook sayfanızın tam adresini yazın.

Not: Eklentide kullanılan scriptlerin hepsi kendi dropbox alanımda.Ben silmediğim ya da dropbox kapanmadığı sürece scriptlerin çalışmasında hiç bir sorun olmaz.

 

Bu arada popup’ın her sayfa yenilendiğinde gözüktüğünü belirteyim.Biliyorum bu çok sıkıcı bir durum ancak şimdillik buna bir çare bulamadım.Araştırmaya devam ediyorum.Umarım en kısa sürede buna da bir çözüm bulur ve sizlere paylaşırım.

Facebook Sayfalar İçin Zaman Tüneli İzlenimlerim

Facebook, 30 Mart itibariyle tüm sayfaların yeni görünüme geçeceğini duyurdu ama Facebook sayfalarını yoğun bir şekilde kullanan markaların bu duruma uygun stratejiler geliştirebilmesi için önizleme seçeneği sundu.Böylece zaman tüneline geçmeden nelerle karşılaşcağımızı görüp bu yazıyı hazırlama fırsatı buldum.

 

Kapak Fotğrafı

 

Facebook sayfaları için zaman tünelinin en bilinen özelliği kapak fotorafları.Kapak fotoğrafı olarak blogunuzun logosu veya içeriği hakkında bilgi veren bir resim kullanabilirsiniz.Kapak fotoğrafının istenildiğinde değiştirilmesi iyi bir özellik.Bir duyuru yapmak istediğinizde veya özel bir yazıyı öne çıkarmak istediğinizde bunu kapak fotoğrafını değiştirerek gerçekleştirebilirsiniz.

 

 

Profil Fotoğrafı

 

Sayfanızı temsil eden kare şeklinde bir profil fotoğrafı seçebilirsiniz.Burada dikkat etmeniz gereken şey en az 180px boyutunda ve blogunuzla özdeşleşmiş bir resim kullanmak.Örneğin logonuzu profil resmi olarak kullanabilirsiniz.

 

 

Yönetim Paneli

 

Zaman tüneline geçtikten sonra sayfanızın üst tarafında pek te alışık olmadığımız yönetici panelini göreceksiniz.Burada bildirimler, sayfayı yeni beğenenler, istatistikler ve mesajlar basit tasarlamış kutularda gözüküyor.

 

 

Mesajlar

 

Geldik benim en sevdiğim özelliğe.Artık Facebook sayfanızı beğenen kullanıcılardan istediklerinize direk mesaj gönderebilecek veya onlardan direk mesaj alabileceksiniz.Ben iletişimi ve etkileşimi seven biri olarak bu özelliği çok beğendim ama mesajla falan uğraşmak istemezseniz izinlerden bu özelliği iptal edebilirsiniz.

 

 

Sekmeler

 

Zaman tüneli ile sekmeler menüsünde de önemli değişikliklere gidilmiş.Artık sekme ikonları çok daha büyük, bu yüzden sadece 4 tanesi üst tarafta görüntülenebiliyor.Geri kalan sekmeler açılır – kapanır bir menüde gizlenmiş olacak. Hangi sekmelerinizin ilk 4’ün içine girmesini istediğinize siz karar veriyorsunuz.

 

 

“Hoşgeldiniz” Sekmesi Tarihe Karışıyor

 

Eğer siz de benim gibi Facebook sayfanız için ziyaretçileri karşıldığıız “Hoşgeldiniz” sekmesi kullanıyorsanız, zaman tüneliyle birlikte bu sekmenin tarihe karışacağını bilmelisiniz.Bu sekmenin yerine kapak fotoğrafının alacağını söyleyebiliriz.

 

 

Facebook sayfalarınız için zaman tüneli hakkında söyleyeceklerim şimdilik bu kadar.Çoğu kişinin sayfalardaki bu yeni görünümden pek memnun olmadığı bir gerçek ancak yapılacak tek şey sanırım alışmaya çalışmak.

 

Son olarak; Blog Hocam Facebook sayfasını hala beğenmediyseniz, şöyle buyrun lütfen…

Blog Hocam Nokia Uygulaması Nokia Mağazasında !

Bir kaç gün önce Twitter, Facebook ve Google+’ta Blog Hocam Nokia uygulamasının yakında Nokia mağazasında yerini alacağını duyurmuştum.Uygulamayı oluşturup Nokia yetkililerine gönderdikten sonra 3 günlük onay süreci tamamlandı ve Blog Hocam Nokia uygulamasının Nokia mağazısında listelenmeye başlandığına dair beklediğim maili aldım.

 

 

Blog Hocam Nokia Uygulaması Ne İşe Yarar?

 

Blog Hocam Nokia uygulamasını Nokia telefonunuza ücretsiz indirerek canınız sıkıldığında ve cep telefonunuzla oyalanmak istediğinizde bu uygulama sayesinde Blog Hocam’da yayınlanan son 20 yazıyı okuyabilirsiniz.

 

Blog Hocam Nokia Uygulaması Hakkında

 

• Uygulama İsmi: Blog Hocam
• Gönderen: Serdar Kara
• Açıklama: Blog yazarlığı, Blogger, SEO, Sosyal Medya ve Dijital Pazarlama hakkında bilgilere ulaşabileceğiniz ücretsiz uygulama.
• Kategori: Sosyal iletişim ağları
• Boyut: 0,28 MB

Blog Hocam Nokia Uygulamasını Nereden İndirebilirim?

 

1. Nokia telefonunuzdaki menüde bulunan Nokia Mağazası’nı açtıktan sonra Uygulamalar bölümünde Blog Hocam diye arama yaparsanız Blog Hocam uygulaması karşınıza çıkacaktır.

 

2. Eğer bir Nokia hesabınız varsa Nokia Online mağazasından Blog Hocam uygulama sayfasına giderek Blog Hocam uygulamasını yükleyebilir, derecelendirebilir ve yorum yazabilirsiniz.

 

 

Sizde Blogunuz İçin Bir Nokia Uygulaması Oluşturun

 

Blog Hocam Nokia uygulamasını nasıl oluşturduğumu merak edenler mutlaka vardır.Blogunuz için bir Nokia uygulaması oluşturmak aslında çok basit.Nokia’nın resmi uygulama oluşturma sihirbazı sayesinde kolayca blogunuz için bir Nokia uygulaması oluşturabiliyorsunuz.

Gizlilik politikamız sadeleşiyor, kullanıcı gizliliğine verdiğimiz önem hiç değişmiyor

Google’da işe başladığım 2003 yılından bu yana gizlilik politikaları ve servis güvenliği üzerinde çalışıyorum. Zaman içerisinde ürünlerimiz ve kullanıcı sayımız arttıkça, kullanıcılarımızın güvenini kazanmak konusundaki bilincimiz de arttı. Bu farkındalık bizi servislerimizi geliştirirken yenilikçi bazı araçları da ekleyerek kullanıcı bilgilerinin kontrolunü tamamen onlara bırakmak konusunda çözümler sunmaya yöneltti. Bu araçların yanısıra kullanıcılarımızın gizlilik politikalarımızı kolaylıkla anlamalarını sağlamaya dikkat ettik.

Bu yıl Ocak ayında, gizlilik politikalarımızda bazı değişikliklere gideceğimizi duyurduk ve bugün bu değişiklikler aktif olacak. Bu güncellemenin kullanıcılarımız için çok önemli olduğunu bildiğimizden bugüne kadar onlarla yaptığımız en geniş kapsamlı iletişimi kurarak, ürünler bazında bu değişiklikleri anlaşılır kılmayı hedefledik. Google arama özelliklerini kullandıklarında bilgilendirmeler yaptık, e-mail ile iletişim kurduk. Eğer bir Gmail, Youtube veya başka bir Google servisini kullanıyorsanız bu değişiklikleri mutlaka duymuş olmalısınız.

Bu güncelleme ile ilgili kullanıcılarımızın birçok soru işareti var ve bunların olması çok doğal. Çünkü gizlilik çok önemli bir konu. Ancak bu değişiklikle ilgili bazı yanlış anlaşılmalar söz konusu. Bu değişikliğin temel amacı gizlilik politikalarımızı kullanıcılarımız için daha anlaşılabilir kılmak ve onlara daha iyi bir Google tecrübesi yaşatabilmek.

Bu değişimdeki temel hedeflerimiz:

Sadeleştirmek: Google 1998’de bir arama motoru olarak hayatımıza girdi ve sonrasında birçok yeni servis eklendi. Bunların arasında Gmail, Google Maps, Chrome, Google Docs, Android ve Google+’ı sayabiliriz. Her ürün özelinde yeni bir gizlilik politikası oluşturulmaktaydı.

Servis bazında gizlilik politikalarınıokumak kullanıcılarımızın nerdeyse bir tam gününü alıyordu. 2010 yılında gizlilik politikalarımızın değiştirilmesi, basitleştirilmesi için ilk adımı attık. Birçok servis için varolan gizlilik politikalarını genel gizlilik politikamizin içine dahil ettik. Ama geride 70 farklı sözleşme vardı. 24 Ocak tarihinde temel Google Gizlilik politikamızı yeniden yazdığımızı ve 60 servisin hazırlanan bu sözleşme kapsamına dahil edildiğini duyurduk. Bugün itibari ile artık kullanıcılarımız tek bir sözleşme ile Google servislerini kullanabilecekler.

Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmak: Varolan gizlilik sözleşmelerimiz, kullanıcılar Google hesaplarına girdiklerinde servisler arasındaki bir çok bilgiyi paylaşmaya imkan tanıyordu. Örneğin bugün Google Takvim uygulamasına bir randevunuzu kaydettiğinizde Gmail hesabınıza toplantı hatırlatmanız e-mail olarak düşmekte. Ya da Gmail’den adres defterinizdeki biri ile Google Docs üzerinden birşey paylaştığınızda e-mail adresi otomatik olarak tamamlanmakta. Bu uygulamalar kullanıcılara zaman kazandırmak üzere tasarlanmış çözümler.

Ancak varolan gizlilik politikalarımız iki servis arasındaki bilgi bağlantısını sağlamayı kısıtlamaktaydı. Mesela Web tarihçesi (eğer kullanıcı girişi yaptıysa) ve 2007’de Google bünyesine dahil olan YouTube. Eğer kullanıcı Google’a giriş yaptıysa ve Google’da yemek tarifleri arıyorsa, mevcuttaki gizlilik politikamız YouTube’a girdiğinde, arama tarihçesini baz alarak yemek tarifi video önerisinde bulunmamıza imkan vermiyordu.

Tek bir dökümanda toplanan yeni gizlilik sözleşmemiz ile, artık eğer kullanıcı giriş yaparsa, servislerimiz arasında aynı kullanıcının bilgilerini birleştirebileceğiz. Böylelikle kullanıcılarımızın daha ilintili ve faydalı bilgilere kısa sürede erişmesini sağlayacağız.

Bu süreçte kullanıcı gizliliğine yaklaşımımızda herhangi bir değişim sözkonusu değildir. Kullanıcı bilgilerini toplamaya yönelik bir eğilimimiz asla yoktur. Kişisel bilgilerin reklamverenler ile paylaşılması veya satılması da söz konusu değildir. Sadece kullanıcıların izin verdiği ölçüde bilgilerinin servislerimiz arasında bağlantısını kurarak daha iyi bir web tecrübesi yaşamalarına imkan tanımayı hedefliyoruz.

Eğer bilgi paylaşımının bu tecrübeyi yaşamanız için gerekli olmadığını düşünuyorsanız, arama, harita veya YouTube’a kayıt olmadan da kullanma imkanına sahipsiniz. Eğer giriş yaptıysanız, birçok gizlilik aracımızı kullanarak bilgi paylaşımlarınızı kontrol edebilirsiniz. Örneğin arama ve YouTube geçmişinizi kapatabilir, Google ağında gösterilen reklamların gösterimini kontrol edebilirsiniz. Farklı hesaplardaki bilgilerinizi ayırabilirsiniz. Özetle, Google araçlarından faydalanarak, bilginiz üzerinde tüm kontrole sahipsiniz.

Her zaman olduğu gibi bugünde gizlilik konusuna verdiğimiz önem ve yaklaşımımızda herhangi bir değişiklik söz konusu değil. Daha anlaşılır ve şeffaf çözümler, bilgi kontrolü ve güvenlik konuları sizlerin bize olan güveninizin sürmesi için için vazgeçilmez. Biz Google’ı sizin için inşaa ettik, ve inanıyoruz ki bu değişimler servislerimizi sizler için çok daha iyi bir hale getirecek.

Alma Whitten, Google Inc. Ürün ve Mühendislik Gizlilik Politikaları Direktörü