Dünyada sadece 100 kişi olsaydı, bu insanlardan kaç tanesi interneti kullanıyor olurdu? Dünya nüfusunun yüzde 50′sinin henüz telefon bile kullanmamış olduğu düşünülürse, interneti hayatlarında en az bir kere kullanmış insanların sayısının çok düşük olacağı açık. Gerçek rakamı verelim: 28.
Diğer bir deyişle, dünyadaki insanların sadece %28′i interneti kullanmış ya da kullanıyor. 2000 yılında bu rakam 100 kişiden 5 kişiydi. Bu da önemli bir ayrıntı.
Bu rakamları, dünya üzerinde interneti hiç kullanmamış 5 milyar insan olduğunu vurgulamak için paylaştım. Yakın bir gelecekte bu insanların önemli bir kısmının çevrimiçi dünyaya dahil olacaklarını düşünürsek, bizi çok büyük fırsatların beklediğini söylemek mümkün. Çevrimiçi dünyadaki tüketici davranışları, gerçek çevrimdışı dünyadan çok farklı. Çevrimiçi dünyadaki insanların birbirleriyle olan iletişimleri, farklı dinamiklere, beklentilere ve algılara göre şekilleniyor. Kısacası, farklı dinamiklerle işleyen bu yeni dünyanın çok daha kalabalıklaşacağını öngörebiliriz. Oyunu yeni kurallarıyla oynamaya hazır ve hatta; oyunun kurallarını kökünden değiştirebilecek yetkinlikte oyuncuların bu dünyanın liderleri ve yol göstericileri olacaklarını tahmin etmek hiç de zor değil. İşte tam bu noktada, web analitiği ve Google Analytics devreye giriyor:
Web analitiğini; çevrimiçi dünyanın farklı kurallarının, dinamiklerinin, davranışlarının insan ekseninde analiz edilmesini ve bunun akabinde anlamlı sonuçlar çıkarılmasını sağlayan süreçler bütünü olarak düşünebiliriz.
Tüketiciler markanızla nasıl etkileşime giriyor?
* Web sitenize gelen ziyaretçiler hangi aşamalarda sitenizi terk ediyor? Sonra nerelere gidiyorlar?
* İnsanlar, vermek istediğiniz mesajı diğerlerine nasıl taşıyorlar?
* Tüketiciler hangi kanallarda hangi tür iletişime daha açıklar?
Google Analytics; bunlara benzer tüm soruları çevrimiçi dünya ekseninde sormak, cevaplar aramak ve hedeflerimize uygun stratejiler belirlemek için kullanabileceğimiz en önemli araçlardan biri. Google Analytics, kullanıcıların sitenizi nasıl bulduğunu, sitenizde nasıl gezindiğini ve ziyaretçilere daha iyi bir deneyim sunmak için neler yapabileceğinizi gösterir ve tamamen ücretsizdir!
Google Analytics sayesinde edindiğiniz bilgilerle, sitenize daha etkili bir biçimde trafik çekebilir ve bu trafikle aldığınız ziyaretçileri istediklerinizi yapmaya daha etkili bir biçimde ikna edebilirsiniz.
Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek ve Analytics'e hemen kaydolmak için Analytics web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca Google'ın Google Analytics, Web Sitesi Optimize Edici ve Urchin Yazılımı konusunda uzmanlaşmış Sertifikalı İş Ortaklarından oluşan dünya çapındaki ağını kullanabilirsiniz.
Bugün interneti kullanan 1.9 milyar insanın, çevrimiçi dünyada nasıl davrandıklarını iyi analiz edip anlamlı sonuçlar çıkarırsak, yarın bu dünyaya dahil olacak 5 milyar insanı hazırlıksız karşılamamış oluruz.
Cemal Büyükgökçesu
Online Medya ve Analytics Uzmanı
28 Haziran 2011 Salı
20 Haziran 2011 Pazartesi
Seçim Sonuçları Google.com.tr/secim2011’den Takip Edildi
12 Haziran Pazar günü Türk seçmenler oylarını kullanmak üzere sandıklara yöneldiler. Seçim yasaklarının kalkmasıyla Türkiye, Google 2011 Genel Seçim sayfasında buluştu. Google Türkiye ve Google Kamusal Mühendislik (Public Sector Engineering) ekiplerinin yaptığı ortak çalışma sonucu, ilk defa çok partili sisteme sahip bir ülkede gerçek-zamanlı seçim sonuçlarını il ve ilçe düzeyinde duyurma fırsatını bulduk. Yoğun ilginiz ve pozitif geri dönüşleriniz için çok teşekkür ederiz.
Dünya demokrasilerinin gelişmesine yardımcı olmak için seçim sonuçları gibi kritik bilgileri kullanıcılara sunmak Google’ın misyonu ile birebir örtüşmektedir. Bu yazıda sizlerle geliştirdiğimiz arayüzün teknik detaylarını paylaşmak ve arayüzün aslında ne kadar hızlı ve kolay bir şekilde prototip haline geldiğinden bahsetmek istiyoruz.
Proje için Google Maps API'sının yanı sıra, Google Füzyon Tabloları (Google Fusion Tables) teknolojilerini de verimli bir biçimde kullandık. İl ve ilçe isimleri ve şekilleri gibi statik bilgilerin yanında, toplanan oy sayıları ve açılan sandık sayılarını içeren dinamik içerikli farklı tablolar oluşturduk. İşbirliği yaptığımız Cihan Haber Ajansı’nın XML verilerini indirmek ve tabloları periyodik olarak doldurmak için bir program yazdık. Böylece sonuçları, statik ve dinamik tabloları birleştirerek, ekstra bir kod yazmaya gerek kalmadan doğrudan füzyon tabloları ile görüntüleyebildik. Cihan Haber Ajansı verileri yükledikçe biz de görüntülemeye hazırdık.
Harita arayüzünü oluşturmak için Google Maps JavaScript API'sının bir parçası olan PolyGonzo'yu kullandık. Füzyon tablosundaki il ve ilçe şekil tanımlarını önce KML’ye ve daha sonra da basitleştirilmiş GeoJSON şekil verilerine dönüştürdük.
Yerel saatle saat 19.30’da, statik içerik olarak yüklenmek üzere saniyede 500'den fazla, Füzyon Tablosundan dinamik içeriğe yüklenmek üzere ise saniyede 1000’den fazla sorgu gördük. Seçim gecesindeki Twitter ve diğer sosyal medya mecralarındaki güncellemelerle de kanıtlandığı gibi, Türk seçmenler seçim sonuçlarının detaylarını Google'dan izlemeyi ve paylaşmayı tercih ettiler.
Bu tarz projeler, insanların bilgileri görüp incelemesine, işbirliğine ve farklı veri kaynaklarının birleşmesine olanak sağlıyor. Örneğin teknolojiye meraklı bir gazeteci, paylaşıma açık olan sosyoekonomik verileri veya geçmiş seçim sonuçlarını füzyon tablolarına girebilir ve Google Maps API kullanarak veriyi doğrudan haritaya ekleyebilir. Web teknolojileri politika ve seçimleri pasif bir süreçten aktif, katılımcı bir sürece dönüştürmeye olanak tanıyor. Bu projeyle de kanıtlandığı gibi, Google çevrimiçi ve çevrimdışı bilgiye erişim için haber ajanslarıyla işbirliği ve yardımlaşmaya önem vermektedir. Türkiye seçimleri için geliştirilen model gelecekte tasarlanacak pek çok seçim görüntüleme sistemleri için örnek teşkil edecektir.
Zeynep İnanoğlu, Google Türkiye
Ürün Pazarlama Müdürü
Dünya demokrasilerinin gelişmesine yardımcı olmak için seçim sonuçları gibi kritik bilgileri kullanıcılara sunmak Google’ın misyonu ile birebir örtüşmektedir. Bu yazıda sizlerle geliştirdiğimiz arayüzün teknik detaylarını paylaşmak ve arayüzün aslında ne kadar hızlı ve kolay bir şekilde prototip haline geldiğinden bahsetmek istiyoruz.
Proje için Google Maps API'sının yanı sıra, Google Füzyon Tabloları (Google Fusion Tables) teknolojilerini de verimli bir biçimde kullandık. İl ve ilçe isimleri ve şekilleri gibi statik bilgilerin yanında, toplanan oy sayıları ve açılan sandık sayılarını içeren dinamik içerikli farklı tablolar oluşturduk. İşbirliği yaptığımız Cihan Haber Ajansı’nın XML verilerini indirmek ve tabloları periyodik olarak doldurmak için bir program yazdık. Böylece sonuçları, statik ve dinamik tabloları birleştirerek, ekstra bir kod yazmaya gerek kalmadan doğrudan füzyon tabloları ile görüntüleyebildik. Cihan Haber Ajansı verileri yükledikçe biz de görüntülemeye hazırdık.
Harita arayüzünü oluşturmak için Google Maps JavaScript API'sının bir parçası olan PolyGonzo'yu kullandık. Füzyon tablosundaki il ve ilçe şekil tanımlarını önce KML’ye ve daha sonra da basitleştirilmiş GeoJSON şekil verilerine dönüştürdük.
Yerel saatle saat 19.30’da, statik içerik olarak yüklenmek üzere saniyede 500'den fazla, Füzyon Tablosundan dinamik içeriğe yüklenmek üzere ise saniyede 1000’den fazla sorgu gördük. Seçim gecesindeki Twitter ve diğer sosyal medya mecralarındaki güncellemelerle de kanıtlandığı gibi, Türk seçmenler seçim sonuçlarının detaylarını Google'dan izlemeyi ve paylaşmayı tercih ettiler.
Bu tarz projeler, insanların bilgileri görüp incelemesine, işbirliğine ve farklı veri kaynaklarının birleşmesine olanak sağlıyor. Örneğin teknolojiye meraklı bir gazeteci, paylaşıma açık olan sosyoekonomik verileri veya geçmiş seçim sonuçlarını füzyon tablolarına girebilir ve Google Maps API kullanarak veriyi doğrudan haritaya ekleyebilir. Web teknolojileri politika ve seçimleri pasif bir süreçten aktif, katılımcı bir sürece dönüştürmeye olanak tanıyor. Bu projeyle de kanıtlandığı gibi, Google çevrimiçi ve çevrimdışı bilgiye erişim için haber ajanslarıyla işbirliği ve yardımlaşmaya önem vermektedir. Türkiye seçimleri için geliştirilen model gelecekte tasarlanacak pek çok seçim görüntüleme sistemleri için örnek teşkil edecektir.
Zeynep İnanoğlu, Google Türkiye
Ürün Pazarlama Müdürü
6 Haziran 2011 Pazartesi
Gündemdeki Gelişmelerin Nabzını Tutmaya Devam Ediyoruz…
Merhaba,
12 Haziran 2011 Genel Seçimleri öncesinde Google olarak seçimlere özel harita tabanlı bir arayüz geliştirdik.
Amerika kongre seçimleri için de daha önce benzeri uygulanan arayüz, Google Türkiye ve Amerika ekipleri olarak ortak çalışmamız sonucu hayata geçti. Türkiye için çok partili sisteme özel olarak, Google’ın Washington’da bulunan ve seçimlere özel yazılımlar geliştiren ekibin geliştirdiği kod, bundan sonra dünyadaki bütün çok partili sistemlerin seçimlerinde de kullanılıyor olacak.
Ayrıca bu arayüz sayesinde kullanıcılarımız seçim günü, il ve ilçe bazında seçim sonuçları ile ilgili gelişmeleri anlık olarak takip edebilecekler.
Seçim 2011 sayfamızda yer alan konular:
•Hangi lider ve partilerin arandığı bilgisi
Google’da yapılan aramaların bölge, kategori ve zaman dilimi bazında arama hacimlerini karşılaştırmaya imkan tanıyan ‘Google Arama Trendleri’ hizmeti sayesinde kullanıcılarımız seçim ile ilgili konulardaki (eğitim, ekonomi, sağlık...vb.) yükselen arama trendlerini takip edilebilecek ve hangi partinin, parti liderinin arama trendlerinde yükselme olduğunu gün gün gözlemleyebilecek.
•Son dönem seçim haberleri bilgisi
‘Google Haberler’ hizmeti aracılığı ile ise kullanıcılarımız farklı mecralarda yayınlanmış Seçim 2011 ile ilgili haberlere ulaşılabilecek.
•Bölgesel anlık seçim sonuçları
Cihan Haber Ajansı ile yaptığıomız işbirliği sayesinde kullanıcılarımız, 12 Haziran günü ‘Google Harita’ hizmetini kullanarak il ve ilçe bazında seçim sonuçlarını Google Seçim 2011 adresinden canlı olarak takip edilebiliyor olacaklar.
Google Türkiye kullanıcıları, Türkiye genel seçimleri ile ilgili merak ettikleri bilgilere Google Seçim 2011 linkinden ulaşabilirler.
Zeynep İnanoğlu
Ürün Pazarlama Müdürü
12 Haziran 2011 Genel Seçimleri öncesinde Google olarak seçimlere özel harita tabanlı bir arayüz geliştirdik.
Amerika kongre seçimleri için de daha önce benzeri uygulanan arayüz, Google Türkiye ve Amerika ekipleri olarak ortak çalışmamız sonucu hayata geçti. Türkiye için çok partili sisteme özel olarak, Google’ın Washington’da bulunan ve seçimlere özel yazılımlar geliştiren ekibin geliştirdiği kod, bundan sonra dünyadaki bütün çok partili sistemlerin seçimlerinde de kullanılıyor olacak.
Ayrıca bu arayüz sayesinde kullanıcılarımız seçim günü, il ve ilçe bazında seçim sonuçları ile ilgili gelişmeleri anlık olarak takip edebilecekler.
Seçim 2011 sayfamızda yer alan konular:
•Hangi lider ve partilerin arandığı bilgisi
Google’da yapılan aramaların bölge, kategori ve zaman dilimi bazında arama hacimlerini karşılaştırmaya imkan tanıyan ‘Google Arama Trendleri’ hizmeti sayesinde kullanıcılarımız seçim ile ilgili konulardaki (eğitim, ekonomi, sağlık...vb.) yükselen arama trendlerini takip edilebilecek ve hangi partinin, parti liderinin arama trendlerinde yükselme olduğunu gün gün gözlemleyebilecek.
•Son dönem seçim haberleri bilgisi
‘Google Haberler’ hizmeti aracılığı ile ise kullanıcılarımız farklı mecralarda yayınlanmış Seçim 2011 ile ilgili haberlere ulaşılabilecek.
•Bölgesel anlık seçim sonuçları
Cihan Haber Ajansı ile yaptığıomız işbirliği sayesinde kullanıcılarımız, 12 Haziran günü ‘Google Harita’ hizmetini kullanarak il ve ilçe bazında seçim sonuçlarını Google Seçim 2011 adresinden canlı olarak takip edilebiliyor olacaklar.
Google Türkiye kullanıcıları, Türkiye genel seçimleri ile ilgili merak ettikleri bilgilere Google Seçim 2011 linkinden ulaşabilirler.
Zeynep İnanoğlu
Ürün Pazarlama Müdürü
3 Haziran 2011 Cuma
Türk Otomobil Alıcısı İşini Sağlama Alıyor...
Google olarak Netpop Research araştırma şirketine yaptırdığımız “Türk tüketicilerin online dünyada araç arama alışkanlıkları” araştırmasının sonuçlarına baktığımızda, araç satın alan her 10 kişiden 9’unun satın alımı yetkili bayiden gerçekleştirdiğini gördük. Ayrıca, aynı araştırmanın sonuçlarına göre yüzde 58’lik bir oranla tüketicilerin araç satın almadan önceki araştırmalarına internetten başladığını da gözlemledik. Bu kapsamda tüketiciler bayi seçimini de internetten yaptıkları gibi ilk önce aracın teknik özelliklerine bakıyor ve en az 4 bayiyi ziyaret etmeden araç satın alma kararını vermiyor.
Google olarak her biri 2010 yılında en az bir araç satın almış 1000 kişilik bir grup üzerinde “Otomobil Alıcısı – Türkiye 2010” adı altında bir araştırma yaptırdık. Araştırmanın sonuçları Türk tüketicisinin araç satın alma alışkanlıklarına dair ilginç veriler ortaya koydu. Araştırmada en çok öne çıkan sonuçlar Türk tüketicisinin araç satın alma işini ciddiye aldığı, araştırma-karar verme-satın alma aşamalarında interneti daha fazla tercih etmeye başladığı ve marka sadakati konusunda nispeten düşük bir oran sergilediği yönünde oldu.
Online araç araştırmasının başladığı ana mecra arama platformları!
Bir araç satın almayı planlayan her 100 kullanıcıdan
•87’si uygun araştırmaya arama motorları üzerinden başlıyor
•79’u süreç içerisinde en az bir kez mutlaka internete başvurmayı ihmal etmiyor.
İnternetin araç alıcıları tarafından en çok kullanıldığı alanlar:
•Üretici web sitelerine bakma
•Bayi bulma
•Araç karşılaştırmalarını inceleme ve
•Araç hakkındaki yorumları okuma
Araç almak üzere araştırmaya başlayan her 10 kişiden;
•8’i tam olarak ne aradığını bilmeden araştırmaya başlıyor
•9’u ise satın alma için yetkili bayinin yolunu tutuyor
•Yalnızca 2’si tam olarak ne aradığını (hangi marka ve model) bilerek araştırmaya başlıyor
•9’u satın alma aşamasına geldiğinde işi sağlama alıyor ve mutlaka yetkili bayinin yolunu tutuyor
Ayrıca araçla ilgili karşılaştırma sitelerine bakıp otomobil dergilerinin yaptığı testleri okuyan ve kullanıcı yorumlarına da bakan tüketici “online video” konusuna özel ilgi gösteriyor.
Yükselen Trend: Online Video
Araç satın alma araştırmalarında yakın dönemin parlayan yıldızı olacak olan yöntem ise “online video” olarak ortaya çıkıyor:
•Sıfır araba alacak olan her 100 kişiden 64’ü araştırma süreçleri sırasında en az bir online video (karşılaştırma, performans, puanlama) izliyor
•İkinci el alıcıların ise online video izleme oranı yüzde 57
•Sıfır araç almayı planlayan her 100 kişiden 70’i, yöntemin rahatlığı ve zaman kazandırması dolayısıyla daha fazla videoya erişebilmeyi talep ediyor
Tüketici önce teknik özelliklere bakıyor ve test sürüşünü fazla tercih etmiyor!
Araştırmaya katılan 1.000 kişi arasında üretici web sitelerini mutlaka incelediğini söyleyen her 100 kişiden;
•68’i öncelikle teknik özellikleri karşılaştırmak,
•57’si fiyat almak,
•50’si belirli bir araç markası hakkında daha fazla bilgi aramak,
•46’sı ise satın alınmak istenen aracın opsiyonlarını tanımlamak için girdiğini söylüyor.
Her 100 kişiden 38’i çeşitli bayi fiyatlarını karşılaştırmak ve araçla ilgili eleştiri yazılarını okumakla vakit geçirirken yüzde 37’si bakım ve garanti bilgilerini mutlaka kontrol etmeyi ihmal etmiyor.
Araştırmadan test sürüşü uygulamasının Türk tüketicisinden fazla rağbet görmediğini de görülebiliyor. Potansiyel bir araç alıcısı satın alma kararını verme sürecinde ortalama 4 bayi gezmesine rağmen 100 kişiden 64’ünün test sürüşü rezerve etmek gibi bir isteği bulunmuyor. Test sürüşü yapmak isteyenlerin yaklaşık yarısı (yüzde 49) da bu isteğini bayiyi birebir ziyaret ettiğinde dile getiriyor. Online ve telefonla test sürüşü rezervasyonu ise pek yaygın değil.
Marka sadakati düşük, 100 kişiden yalnızca 20’si mevcut markasını tekrar tercih ediyor!
Marka sadakatini ölçümlemeyi de hedefleyen araştırmada çıkan sonuçlardan bir diğeri de; her 100 yeni otomobil alıcısının 22’si, ikinci elde ise yalnızca yüzde 15’i yine aynı marka aracı tercih ediyor. Araştırmasının başında ortalama 4 marka belirleyen kullanıcı, yüzde 80 oranında, halen kullandığı araçtan farklı bir marka için satın alma kararı veriyor.
Her 100 kişiden 58’i yola sıfır bir araba satın alma hayaliyle çıkarken bu hayalini gerçekleştirenlerin oranı sadece yüzde 42 ile sınırlı kalıyor.
Her iki alıcıdan biri etkin bir şekilde araç aramaya başladıktan sonra bir hafta içerisinde satın alımını gerçekleştirmiş oluyor, pazarda geçirilen ortalama araç arama süresi ise yaklaşık 4,5 ay.
Otomotiv sektörümüz 2009 yılında başlayan ve her yıl artarak devam eden büyüme trendini 2011 yılında da sürdüyor. Tüketicinin değişen satın alma eğilimlerini daha iyi okuyabilmek ve internetin bu anlamda konumunu daha iyi anlayabilmek için böyle bir araştırma gerçekleştirdik. Araştırmayı önümüzdeki yıllarda da düzenli olarak sürdürmeyi hedefliyoruz. 25 Mayıs tarihinde Otomotiv sektör yöneticileri bu araştırmayı paylaşmak için yapmış olduğumuz toplantımızın fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz.
Bülent Hiçsönmez
Google Türkiye Ülke Müdürü
Google olarak her biri 2010 yılında en az bir araç satın almış 1000 kişilik bir grup üzerinde “Otomobil Alıcısı – Türkiye 2010” adı altında bir araştırma yaptırdık. Araştırmanın sonuçları Türk tüketicisinin araç satın alma alışkanlıklarına dair ilginç veriler ortaya koydu. Araştırmada en çok öne çıkan sonuçlar Türk tüketicisinin araç satın alma işini ciddiye aldığı, araştırma-karar verme-satın alma aşamalarında interneti daha fazla tercih etmeye başladığı ve marka sadakati konusunda nispeten düşük bir oran sergilediği yönünde oldu.
Online araç araştırmasının başladığı ana mecra arama platformları!
Bir araç satın almayı planlayan her 100 kullanıcıdan
•87’si uygun araştırmaya arama motorları üzerinden başlıyor
•79’u süreç içerisinde en az bir kez mutlaka internete başvurmayı ihmal etmiyor.
İnternetin araç alıcıları tarafından en çok kullanıldığı alanlar:
•Üretici web sitelerine bakma
•Bayi bulma
•Araç karşılaştırmalarını inceleme ve
•Araç hakkındaki yorumları okuma
Araç almak üzere araştırmaya başlayan her 10 kişiden;
•8’i tam olarak ne aradığını bilmeden araştırmaya başlıyor
•9’u ise satın alma için yetkili bayinin yolunu tutuyor
•Yalnızca 2’si tam olarak ne aradığını (hangi marka ve model) bilerek araştırmaya başlıyor
•9’u satın alma aşamasına geldiğinde işi sağlama alıyor ve mutlaka yetkili bayinin yolunu tutuyor
Ayrıca araçla ilgili karşılaştırma sitelerine bakıp otomobil dergilerinin yaptığı testleri okuyan ve kullanıcı yorumlarına da bakan tüketici “online video” konusuna özel ilgi gösteriyor.
Yükselen Trend: Online Video
Araç satın alma araştırmalarında yakın dönemin parlayan yıldızı olacak olan yöntem ise “online video” olarak ortaya çıkıyor:
•Sıfır araba alacak olan her 100 kişiden 64’ü araştırma süreçleri sırasında en az bir online video (karşılaştırma, performans, puanlama) izliyor
•İkinci el alıcıların ise online video izleme oranı yüzde 57
•Sıfır araç almayı planlayan her 100 kişiden 70’i, yöntemin rahatlığı ve zaman kazandırması dolayısıyla daha fazla videoya erişebilmeyi talep ediyor
Tüketici önce teknik özelliklere bakıyor ve test sürüşünü fazla tercih etmiyor!
Araştırmaya katılan 1.000 kişi arasında üretici web sitelerini mutlaka incelediğini söyleyen her 100 kişiden;
•68’i öncelikle teknik özellikleri karşılaştırmak,
•57’si fiyat almak,
•50’si belirli bir araç markası hakkında daha fazla bilgi aramak,
•46’sı ise satın alınmak istenen aracın opsiyonlarını tanımlamak için girdiğini söylüyor.
Her 100 kişiden 38’i çeşitli bayi fiyatlarını karşılaştırmak ve araçla ilgili eleştiri yazılarını okumakla vakit geçirirken yüzde 37’si bakım ve garanti bilgilerini mutlaka kontrol etmeyi ihmal etmiyor.
Araştırmadan test sürüşü uygulamasının Türk tüketicisinden fazla rağbet görmediğini de görülebiliyor. Potansiyel bir araç alıcısı satın alma kararını verme sürecinde ortalama 4 bayi gezmesine rağmen 100 kişiden 64’ünün test sürüşü rezerve etmek gibi bir isteği bulunmuyor. Test sürüşü yapmak isteyenlerin yaklaşık yarısı (yüzde 49) da bu isteğini bayiyi birebir ziyaret ettiğinde dile getiriyor. Online ve telefonla test sürüşü rezervasyonu ise pek yaygın değil.
Marka sadakati düşük, 100 kişiden yalnızca 20’si mevcut markasını tekrar tercih ediyor!
Marka sadakatini ölçümlemeyi de hedefleyen araştırmada çıkan sonuçlardan bir diğeri de; her 100 yeni otomobil alıcısının 22’si, ikinci elde ise yalnızca yüzde 15’i yine aynı marka aracı tercih ediyor. Araştırmasının başında ortalama 4 marka belirleyen kullanıcı, yüzde 80 oranında, halen kullandığı araçtan farklı bir marka için satın alma kararı veriyor.
Her 100 kişiden 58’i yola sıfır bir araba satın alma hayaliyle çıkarken bu hayalini gerçekleştirenlerin oranı sadece yüzde 42 ile sınırlı kalıyor.
Her iki alıcıdan biri etkin bir şekilde araç aramaya başladıktan sonra bir hafta içerisinde satın alımını gerçekleştirmiş oluyor, pazarda geçirilen ortalama araç arama süresi ise yaklaşık 4,5 ay.
Otomotiv sektörümüz 2009 yılında başlayan ve her yıl artarak devam eden büyüme trendini 2011 yılında da sürdüyor. Tüketicinin değişen satın alma eğilimlerini daha iyi okuyabilmek ve internetin bu anlamda konumunu daha iyi anlayabilmek için böyle bir araştırma gerçekleştirdik. Araştırmayı önümüzdeki yıllarda da düzenli olarak sürdürmeyi hedefliyoruz. 25 Mayıs tarihinde Otomotiv sektör yöneticileri bu araştırmayı paylaşmak için yapmış olduğumuz toplantımızın fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz.
Bülent Hiçsönmez
Google Türkiye Ülke Müdürü
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)